Gadir-i Hum’dan sonra Hz. Ali’ye neler neler ettiler
Hz. Peygamberin (s.a.a), Gadir-i Hum günü, Maide Suresi 67. ayetinin emri gereği Hz. Ali’yi (as) kendinden sonraki halifesi, velayetin yolunun başı ve kıyamete değin hidayet önderi olarak ümmetine ilan etmesine dair hadis ve haberler, mütevatir ahkamdandır (İbn Ebi Hatim, Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim, Riyad-1997, c.4, s. 1172; Ahmed, Müsned, Müessesetü’r Risale, c. 1, s. 330; es-Salebi, el- Keşf vel Beyan, c. 4, s. 92; Vahidi, Esbab’u-Nüzül, Beyrut-1991, s. 204; Gazzali, Sırru’l Âlemeyn ve Keşfu Ma Fi’d-Dareyn, Millet Kütüph., A. E. Arabi, Yazma-915, s. 15-16; es-Suyuti, Ezharu’l Mütenasire Bi Ahbari’l Mütevatire, Beyrut-1985, s. 12-13, 277-282; Aliyyul Kari, Mirkatul Mefatih, Beyrut, c. 11, s. 248, H. No: 6-6092; İbn Kesir, el-Bidaye ve’n-Nihaye, Beyrut-1997, c. 7, s. 676; Aclunî, Keşfu’l-Hafa, Beyrut-1406, s. 384; el-Bani, Silsiletu’l-Ehadîs’us-Sahiha, Riyad-1415, c. 4, s. 343; el-Askalanî, Metalibu’l-Aliyye, Riyad-2000, c. 16, s. 142, H.No: 394; Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Ali, İcmal Yay., İstanbul, s.353-455). Prof. Dr. Haydar Baş, Gadir-i Hum gerçeğini 220 Sünni kaynaktaki varlığını da ortaya koydu (Bkz.: Tevhid’in Merkezi Ehl-i Beyt, İcmal Yay., İstanbul, ss. 81-115).
- Gadir-i Hum vakıası, Maide Suresi 67. ayetinin gereği ve uygulamasıdır; ayet-i kerime, Hz. Ali’nin velayeti ve hilafeti hakkında Gadir-i Hum gününde nazil olmuştur (İbn Ebi Hatim, Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim, Riyad-1997, c.4, s. 1172; es-Salebi, El Keşf vel Beyan, c. 4, s. 92; Vahidi, Esbab-u Nüzüli’l-Kur’an, Beyrut-1991, s. 204)
- Hüccetü’l-İslam İmam Gazzali der ki: İslam alimlerinin tamamına yakın çoğunluğu, tam bir ittifakla, Gadir-i Hum günü (Hz. Peygamber tarafından) irad edilen hutbedeki hadislerin metninde icma etmişlerdir (el-Gazzali, Sırru’l Âlemeyn ve Keşfu Ma Fi’d-Dareyn, Millet Kütüp., A. E. Arabi, Yazma-915, s. 15-16).
- İmam Suyûtî şunu kaydeder: Hz. Peygamberin, İmam Ali hakkında beyan ettiği velayet ve sair Gadir-i Hum haberleri ve Menzile hadisi mütevatirdir (es-Suyuti, Ezharu’l Mütenasire Bi Ahbari’l Mütevatire, (Tahk.: H. M. El-Munis), Beyrut-1985, s. 277-282).
- el-Kettani şu kaydı düşer: Ahmed b. Hanbel’in Gadir-i Hum rivayetini, otuz sahabi Hz. Peygamber’den bizzat işittiklerini naklettiler. Nitekim bu yüzden Münavi, haberin mütevatir olduğunu ortaya koydu (el-Kettani, Nazmu’l-Mütenasir Mine’l Hadisi’l-Mütevatir, Mısır, 2. baskı, s. 194-196).
Bera b. Azib (ra) dedi ki: Rasulullah’ın (sav) (ifa etmiş olduğu Veda haccı dönüşünü) seferinde birlikteydik. Gadir-i Hum’da konakladık. Namaz kılma emrini vererek nida ettirdi. İkindi namazını kıldırdı. Ardından (bir hutbe irad ederek) Ali’nin (ra) elini tuttu ve “Bilmez misiniz ki, ben, mü’minlere kendi nefislerinden evlayım?” buyurdu. Ashab “Evet” cevabını verdiler. Rasulullah (sav) suali “her bir mü’min için” ifadesiyle aynı şekilde tekrar etti; sahabiler, evet, karşılığını verdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) Ali’nin elini tutup kaldırarak “Ben kimin mevlası isem, Ali’de onun mevlasıdır. Allahım ona dost olan dost, düşman olana düşman ol” buyurdu. Bu esnada Hz. Ömer (ra) Hz. Ali(as) ile karşılaştı ve onu şöylece kutladı: “Ne mutlu sana, ey Ebu Talib’in oğlu! Gözün aydın! Kadın ve erkek her bir mü’minin mevlası (önderi) oldun” dedi (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/281; 6 / 305-306, Had. No: 18671, 18672, Beyrut bask., 1998). Sakife’de tohumu atılmış ve Muaviye ile dal-budak salmış olan Emevi siyaseti, bu mütevatir gerçeği, Müslümanların gönlünden söküp atmak üzere ilim ve ictihad kisveli birçok entrika, tevil ve batıllar türetmiştir. 1- Gadir-i Hum hutbesinde Hz. Peygamber’in, kendisi ile Hz. Ali’nin ortak vasfı olarak “evlâ bi’il mü’minin” şeklinde üç-dört kere tekrar ettiği “evlâ” kavramı, Ahzab Suresi 6. ayette geçtiği üzere, yerine halef bırakma (istihlaf), kamuya yönelik hüküm verme ve idarede adaleti ikame etmede öncelik manası içermektedir(Taberi, Camiu’l-Beyan, Kahire-2001, 1. baskı, c. 19, ss. 14-16). Bağevi, “evlâ”da, hüküm icra etme ve kendisine hükmünde itaat etmenin vacib olması manası olduğunu söyler (Bkz:Tefsir, Daru’l-Marife, Beyrut, c. 3, s. 507). İbnu’l-Cevzî, Hâzin, Nesefî, Şevkanî vs. ulema da aynı manaya atıfta bulunmuşlardır (İbnu’l-Cevzî, Zâdu’l-Mesîr, Beyrut-1404, c.6, s. 182; Hâzin, Lübabu’t-Te’vil, 1415 baskısı, c.5, s. 105; Nesefî, Tefsir, Beyrut, c.3, s. 297; Şevkânî, Fethu’l-Kadir, Beyrut, c.4, s. 261). Hz. Peygamber’in, “Ey Ali, sen, benden sonra her bir mü’min için benim halifemsin” şeklindeki hadislerinde, hilafet dışında hiçbir yoruma açık olmayan “halifetî min be’dî” beyanı vardır. Bu hadislerin ravileri, Buhari ve Müslim’in şartlarını haiz sika/güvenilir kimselerdir (İbn Ebi Asım, es-Sünne (Tahk.: Dr. İbn Faysal el-Cevabire), Riyad-1998, c.2, s. 799, H. No: 1222; Ahmed, Müsned, Daru’l-Hadis, c. 16, s. 28, H. No: 21470; Ahmed, Müsned (A. M. Şakir) c.3, s. 331-333, H. No: 3062; el-Bani, Sahihu’l-Camiu’s-Sağır, c.1, s. 482, H. No: 2457; İbn Kesir, el-Bidaye (tahk.: İbn Abdilmuhsin et-Turkî) c. 11, s. 42-44)
Yorumlar
Yorumlar (Yorum Yapılmamış)
Benzer Videolar
-
Gadir-i Hum’dan sonra Hz. Ali’ye neler neler ettiler
-
Gadir-i Hum Ehl-i Sünnet Kaynakları
-
Gadir-i Hum – Cübbeli Ahmet Hoca
-
Gadir-i Hum En Büyük Bayramdır
-
Hz. Peygamber’den (s.a.v) sonra NE OLDU? (Gadir-i Hum)
-
Gadir-i Hum Hakikatleri
-
Bu Gerçeği daha fazla ne kadar sağlayacaksınız?
-
Gadir-i Hum hutbesi neden gizlendi
-
Hazreti Ali’nin İmam tayin edilmesi